SURIYE'DE YENI BIR DöNEME GIRILIYOR

Suriye'yi parçalayarak, teröristanı kurup Türkiye'yi hedef alanların şer planı devam ederken, Şam rejiminden yeni bir ses duyuldu.

Rusya'dan Putin'in Suriye Özel Temsilcisi A. Lavrentyev'in Şam ziyaretinde Esed;

'Suriye, ülkenin tüm toprakları üzerindeki egemenliği ile terör ve terör örgütleriyle mücadeleyi temel alan, Suriye-Türkiye ilişkilerine yönelik tüm girişimlere açıktır... Herhangi bir girişimin başarısı ve verimli olabilmesi, ülkelerin egemenlik ve istikrarına saygıya bağlıdır' dedi.

Bu sözler, Esad'ın; Türkiye'nin Suriye'den çekilmeden adım atmayacağına dair yaklaşımından çok farklı bir tutumu yansıtıyor.

Oysa yıllardır altını çizdiğimiz husus; Türkiye'nin Suriye'deki varlığı, ayrımsız terör örgütlerinin kökünün kazınmasına dayalıdır ki, bu mücadele sadece Türkiye'nin meşru müdafaa hakkına dayalı güvenlik mücadelesi değil aynı zamanda Suriye'nin parçalanmasını engelleyecek yani toprak bütünlüğünün korunmasına da dayalı mücadeledir.

Yıllardır vurguladığımız gibi Suriye'de yaşanılan; Suriye'nin üzerinde terör tahterevallisi oluşturulup, bir ucuna DEAŞ terör örgütü diğer ucuna PKK terör örgütü oturtularak, birbirinin varlığını besleyen şer mekanizmayla Suriye'nin ABD emperyalizminin ve Siyonist İsrail'in şer hedeflerine göre parçalanmasının sağlanmasıdır. Irak'tan Suriye'ye yöneltilen DEAŞ terör örgütü, Suriye'de PKK terör örgütünün yerleşeceği yerlere önce o gitmiş, sonra da sözüm ona DEAŞ'a karşı mücadele için PKK terör örgütü sahaya sürülmüş ve Suriye'nin en kıymetli topraklarını gösteren haritaya PKK'nın adı yazdırılmıştır. Gelinen noktada emanetçi işgalciler olarak iki terör örgütü emperyalizmin güdümünde Suriye'de terör oyununu oynamıştır. Şam yönetimi ise bunlara seyirci kalmıştır. DEAŞ'a karşı mücadele gerekçesiyle Suriye olan hiçbir güç (buna Rusya 'da dahildir) bu terör örgütüne karşı kılını kıpırdatmamıştır. Sadece Türkiye Fırat Kalkanı askeri harekatıyla DEAŞ'a karşı mücadele etmiştir.

Esasen Türkiye sömürgeci emperyalizmin, Siyonist şebekenin Suriye'ye ve bölgeye yönelik şer planına karşı bugüne kadar yaptığı askeri harekatlarla kirli emellerini sekteye uğratmıştır. Ancak şer heves eksilmemiştir. Emperyalizm eliyle soldukça sulanan, her ihtiyacı sağlanan terör örgütleri her defasında kullanılarak, sözde yerel seçim şer arzusu diri tutulmaya çalışılmaktadır.

Böyle bir noktada Esad'ın değişen bu tutumu çok önemlidir. Bu konuda Rusya'nın desteğinin olması da kıymetlidir. Nitekim söz konusu ziyarette Putin'in özel temsilcisinin;

'Koşullar her zamankinden daha uygundur. Rusya bunun için çalışmaya hazırdır. Bu noktada amaç; Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkileri yeniden oluşturmayı başarmaktır' sözleri kayda değerdir.

Bu noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan;

'Biz Suriye'yle bu ilişkileri geliştirmekte geçmişte nasıl birlikteysek yine aynı şekilde birlikte hareket ederiz. Suriye'nin de iç işlerine karışmak gibi bir derdimiz, bir hedefimiz asla olamaz. Nasıl ki biz Suriye'yle ilişkilerimizi çok çok canlı tuttuysak geçmişte, ailece görüşmelere varıncaya kadar biliyorsunuz Sayın Esed'le biz bu görüşmeleri yaptık. Yarın olmaz diye bir şey kesinlikle mümkün değil, yine olur' diyerek, yeni duruma dair olumlu tavrını net olarak ortaya koymuştur.

Bu olumlu atmosferin sahada karşılık bulması, öncelikle Suriye'nin emperyalizmin eliyle PKK terör örgütünün işgalinden kurtulması için çok önemli bir adım olacaktır.

Her bakımdan Suriye için yeni bir dönem başlayacaktır.

2024-07-02T04:04:54Z dg43tfdfdgfd