DEMOKRASI DEMOKRASIYE KARşı YA ISTIşARE

1

Malumunuz, demokrasinin temel şartlarından birisi 'çoğulculuk'tur.

Öyle ki; demokrasi tartışmalarında, entelektüel bir tavır alma eşliğinde sık sık başvurulan bir argüman; demokrasinin 'çoğunlukçu' vasfından çok çoğulcu vasfına yapılan atıftır.

Demokrasinin bu vasfı; sayıları/takipçileri/taraftarları az veya çok her türden düşüncenin/fikrin dile getirilmesine imkân tanır.

Düşünceye ve fikre kısıtlama/sınırlama getiren her türden davranış ise antidemokratik sayılır.

Lakin; öyle durumlar olur ki; demokratik hak kullanılarak dile getirilen kimi düşünceler bizzat demokrasiyi hedef alabilir; demokrasiyi zehirleyebilir.

2

Son zamanlarda Ümit Özdağ isimli bir fenomen baş göstermeye çalışmakta.

Bu fenomen; demokratik imkanlardan faydalanarak; güya milliyetçilik adına başkasını/ötekini/yabancıyı/göçmeni aşağılayan nasyonalizmle karışık lümpen bir faşistlik yapmakta.

Bu, burada kalsa eyvallah deyip geçebiliriz.

Lakin; ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sıkışmışlık, etrafımızdaki ülkelerde yaşayagelen istikrarsızlık ve hatta savaş hali dolayısıyla canhıraş bir şekilde sağa sola kaçışan, ülkemize de gelen insanlar; bu insanların bizlerin işine ve aşına ortak olduklarına dair propagandaların en üst düzeyde dillendirilmesi, geniş halk kitlelerinde de yabancıya karşı bir tavır oluşmasına neden olmakta.

Yani, sizin anlayacağınız kimi kullanışlı aparat olarak faşist düşünceli kişiler, demokratik haklardan faydalanarak demokrasinin anlamını ortadan kaldırmaktadır, tarihte nice örnekleri görüldüğü gibi.

Son günlerde Kayseri'de ve El Bab'da olanları bu zaviyeden, yani kullanışlı aparatların, uygun ortam oluştu diye sahaya sürülmeleri penceresinden okuyabiliriz.

3

Yaratılışın/varoluşun gereği dünya 'ötekinin negatifliği'ne dayanan zıtlıklarla kaimdir.

Eğer siz, negatifliğinden kurtulacağız diye ötekini yok ederseniz, karşıtlığı yok etmeniz nedeniyle kendinizi yok etmiş olursunuz.

Demem o ki; ötekisi, başkası, gayrısı, karşıtı olmayan topluluklar ve hatta evren var olamaz, yaşayamaz.

Hal böyleyken;

Hadi diyelim ki; Ümit Özdağ ve eşkıyaları bunu anlayacak müktesebata sahip değillerdir veya bile bile lades demektedirler.

Hadi diyelim ki; CHP'nin kuruluş kodları ötekine, başkasına tahammül edemez.

Peki; başta meseleye ensar-muhacir gibi çok anlamlı bir yerden bakarken şimdilerde Ak Parti'ye ne oldu ki bu meselede muhalif anlayışa doğru meyletmeye başladı.

Allah'tan Tayyip Erdoğan hâlâ başlangıçta durduğu yerde duruyor.

Görülen o ki; demokrasinin vazgeçilmez şartlarından birisi olan 'düşünce ve ifade hürriyeti', yine demokrasinin olmazsa olmazlarından 'çoğulculuk'u yok etmek istemektedir.

Yani; bizzat demokrasi bizatihi demokrasinin kendisini zehirlemektedir.

Bu vadi daha çok düşünmeye gebe...

İstişare meselesine daha sonra döneriz inşallah.

2024-07-05T04:16:35Z dg43tfdfdgfd